Gönderen Konu: Warhammer 40.000: Dawn of War - Dark Crusade  (Okunma sayısı 488 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Warhammer 40.000: Dawn of War - Dark Crusade
« : 08 Ağustos 2007, 19:13:32 »
Mekân: Kronus. Kronus’un ardında yedi süper güç. Onun için savaşan yedi ırk… Bunlar bilindik şeyler, strateji oyunları hep böyle değil midir? Bir mekân ve onun için dökülen ter. Gerçi bunun işleniş şekilleri çok farklı olabilir, ilginç atraksiyonlar eklenebilir, renk katılabilir bu tür bir konuya. Konumuz Warhammer 40k serisinin son oyunu Dark Crusade. Temelinde bir ek paket olan oyun, Warhammer 40k: Dawn of War’a sahip değilseniz bile kurulup oynanabilme özelliğiyle bize büyük bir kıyak geçmiş.

Dark Crusade’de başta dediğim gibi yedi farklı ırk bulunuyor. Space Marines, Orcs, Necrons, Tau Empire, Elder , Imperial Guard ve Chaos Marines. Necrons ve Tau Empire oyuna yeni eklenen iki ırk. Özellikle Necrons bayağı bir güçlü olmuş. Yani Elder, oyunun en zayıf ve yavaş geliştirilen ırkı, bunun karşısına bir Necrons getirirsek sonucu tahmin etmek fazla zor olmaz diye düşünüyorum.

Necrons’da diğer ırklardan ayrılan en belirgin özellik, üretim için gerekenin sadece enerji olması. Necrons’la oynarken enerjimizi yüksek tutmaya çalışacağız anlayacağınız. Bu ırkın bir başka özelliği ise birimlerinin yavaş hareket etmesi, fakat dediğim gibi oldukça güçlüler, ama ağır olmaları da belirli bir dezavantaj sağlamış. Zayıf kaldığımız bir anda düşmandan kaçmaya çalışırken kaçamıyor, kovalarken de yetişemiyoruz. Temel askerlerimiz Necron Warrior’lar. Bunlar oldukça ağır olmakla beraber çok da güçlü değiller. O yüzden baştan bunlara bir Necron Lord eklemek lâzım. Necron Warrior’ları çıkarırken bize avantaj sağlayacak en önemli şey, bu birimi bedavaya getirmemiz. Bu arada Necron Lord demişken, gerçekten güçlü bir kahraman olduğunu da belirtelim. Pek çok özellik kazanabilmesi ile birlikte teleport yeteneği, Necrons’a karşı oynarken sizi zorlayacak, Necrons ırkını seçtiğinizde ise işinizi kolaylaştıracak –doğal olarak. Necrons’da ana binamızı geliştirdikçe yerinden oynatabileceğiz. Hareketli olabilecek, fakat oldukça yavaş bir şekilde. Ayrıca, Necrons’da birim çeşitliliği de gözden kaçırılmıyor.

Tau’lar ise uzak dövüşte kim olsa yıkıp geçebilecek bir ırk. Silah bakımından oldukça gelişmiş olan bu ırk, yakın dövüşte pek başarılı olamıyor, fakat attıklarını vurma kabiliyetleri oldukça yüksek. Silah teknolojisinde önüne geçilemiyor anlayacağınız. Tau’ların temel birimi Fire Warrior olmakla birlikte, bunlar da çeşitli geliştirmelerle bayağı güçlü olabiliyorlar. Başta fazla etkili değiller. Araç konusunda oldukça gelişmişler. Gunship’lerle can yakıyorlar. Özellikle hızlı ve çoklu roket saldırısı yapabilen ağır birimleriyle etkileri yüksek oluyor.

Dark Crusade’deki hikâye kısmı oldukça basit kalmış, hâtta buna hikâye bile denemez. Mantık: Saldıracağın bölgeyi seç ve savaşarak ele geçir. Ötesi değil… Burada her ırkın başta bir alanı oluyor ve o alan üzerinden nereye saldırabiliyorsa savaşarak ele geçirmeye çalışıyor. Bu ekranda Kronus’u tepeden görüyoruz, kuş bakışı. Görünüş aslında fena olmamış, renk tonları oldukça güzel bir görüntü sağlamış. Bu ekranı oldukça beğendiğimi söyleyebilirim. Dediğim gibi saldıracağımız yeri seçiyoruz ve savaş kısmına giriyoruz. Ayrıca, saldırmadan önce bu bölgelerin gücünü görebiliyoruz. Ona göre düşünüp saldırın derim. Öte yandan saldırdığımız bölgeyi ele geçirirsek orası en son nasılsa öyle kalıyor. Yani bir düşmanınız oraya saldırdığında binalarınız yapılı şekilde başlıyor, hızlıca askerleri üretebiliyorsunuz. Bölgelerde zaferlerle coşarsak kumandanımızı çeşitli silahlarla, takılarla güçlendirebiliyoruz. Modifiye olayı gibi bir şey bu da...

Grafiklere biraz uzunca değinmek istiyorum. Gelişme olmamış pek… Bu kötü anlamına gelmiyor tabii. Ama geliştirilemez miydi; elbette geliştirilirdi. Örnek vermek gerekirse Total War serisinin son oyunu Medieval 2’de oldukça iyi bir grafik gelişmesi oldu. Bir Rome ile Medieval 2’nin grafikleri aynı kefeye konamaz. Fakat Warhammer 40k: Dawn of War ile Dark Crusade rahatlıkla konabilir. Görebildiğim kadarıyla efektler biraz daha gerçekçi olmuş gibi. Birimler de biraz daha güzel görünüyor. Kötü değil grafikler, ama aynı kalması pek iyi olmamış…

Oyunun en güzel olaylarından biri de müzik ve sesler. Savaş esnasında yakın çarpışmalarda silahların birbirine vurulmasından çıkan o gerçekçi ses efektleri insanı oyuna bağlıyor. Öte yandan silahlarımızı ateşlediğimizdeki gerçekçi ses öğeleri de cabası. Müzikler ise insanı savaşın içlerine götürüyor. Kalite kokuyor yani.

Dark Crusade genel anlamda oldukça başarılı bir strateji oyunu. Biraz fazla kötü eleştiride bulunduğuma bakmayın siz. Savaş anları, sesler, alınan haz insanı havaya sokuyor. Zaten Dawn of War’u oynadığım zamanlarda oyunun başında çok uzun bir süre otururdum, skirmish bayağı zevk verirdi. Dark Crusade’de de aynı durum geçerli. İki yeni ırk ile daha zevkli savaş sahnelerine merhaba diyelim…
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Warhammer 40.000: Dawn of War - Dark Crusade
« Yanıtla #1 : 08 Ağustos 2007, 19:36:24 »
eywallah kardeşim