Gönderen Konu: Railroad Tycoon 3  (Okunma sayısı 484 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Railroad Tycoon 3
« : 02 Ağustos 2007, 21:19:01 »
Çoğumuzun hayatında, demiryolu ulaşımıyla ilgili birbirinden güzel, ama her yönüyle diğer gezi anılarımızdan farklı olan anılar yok mudur? Kendine ait bir büyüsü vardır demiryollarının. Daha trene binmek için geldiğimiz garda gireriz bu atmosferin içine. Kimi zaman buruk, kimi zaman sevinçli ama dediğim gibi, bir farklı atar kalbimiz demiryolunda. Her ne kadar ülkemizde bazı ideolojilerin simgesi olduğu için pek sevilmeyip, bakılmasa da, çürümeye bırakılsa da, hep varolmuştur demiryolları. Avrupa'da, Amerika'da ve Asya'da, kısacası sanayi inkılabını tam olarak gerçekleştirebilmiş ülkelerin hepsinde çok yaygın (aynı zamanda son teknoloji ile donatılmış olarak) kullanılır. Oyunumuz da, demiryollarının bu gelişim sürecini, önemli duraklarıyla birlikte ele alan bir oyun. Lafı daha fazla uzatmayıp oyuna geçeyim...

Oyun hakkında ilk söylenebilecek şey, kalite ve güzellik olarak her yönüyle (ses, grafik...) diğer tüm Railroad Tycoon oyunlarını katlamış olması. Mesela Railroad Tycoon 2'nin grafikleri bana göre çok iyiydi ama bu oyun ondan bile kat kat daha iyi. İlk oyunu alırken kafamdaki tüm negatif fikirler, oyunu daha ilk oynadığımda yok oldu. Bu negatif fikirler, genelde hepinizin bana hak vereceği gibi, Tycoon oyunlarının genelinde olan şeyler. Örneğin, oyunun uzun süreli oynandığında insana ölümcül bir sıkıntı vermesi, grafiklerin özensizliği, gereksiz ve gerçeklikten uzak (aynı zamanda boğucu) detaylar, birbirini tekrar eden ve ilerledikçe bitirilmesi imkansızlaşan görevler vs... Düşünün yukarıda saydığım tüm bu kötü özelliklerden yoksun bir Tycoon oyunu. Yani bu oyun bir devrim yaratmış. Nasıl yani dediğinizi duyabiliyorum ve sorunuza hemen cevap veriyorum:

Oyunu aldınız ve yüklediniz makinenize. Daha karşınıza çıkan ilk autorun setup ekranında, "Play Railroad Tycoon 3" ikonun dışında, sizi bekleyen birçok alternatif buluyorsunuz. Bu alternatiflerin arasında, direkt olarak CD'den çalışan bir mini-oyun, kendinize haritalar yapabileceğiniz bir harita editörü ve oyunun demo versiyonu gibi, birçok ilginç ve birbirinden zevkli seçenek var. Bu seçenekleri de denemenizi tavsiye ederim. Neyse, biz oyunumuza dönelim. Oyunun giriş demosu, abartmak gibi olmasın ama son zamanlarda izlediğim en müthiş ve sanatsal demo. Yani size yazının başında bahsettiğim tüm o trenyollarıyla ilgili hisleri bize tekrar hatırlatıp oyuna müthiş bir gazla başlamamızı sağlıyor. Ne yalan söyleyeyim, bence oyunu oyun yapan en önemli şeylerden biridir demolar. Hem ara demolar olsun, hem de giriş demosu olsun, bence oyunun atmosferini oyuncuya yansıtmanın en etkin ve vazgeçilmez yoludur. Bilmiyorum ne kadarınız hatırlayacak ama "C&C Red Alert" demoları vardır ki insanı sarar, ele geçirir ve siz kendinizi gerçekten dünyanın kaderini değiştirecek bir general olarak hissederdiniz. Bu oyunun demoları da C&C kadar olmasa da gerçekten çok iyi hazırlanmış.

Demodan sonra ana menüye geliyoruz. Burada birçok oyunda rastladığımız menüler mevcut. Bu arada menüler arasında Multiplayer Game seçeneği dikkatinizi çekecektir. Yani eğer isterseniz, arkadaşlarınızla, Internet üzerinden istediğiniz senaryolarda kapışabilirsiniz. Bir Tycoon oyunu için müthiş bir gelişme daha yani. Oyunumuzdaki bir diğer başlık da Tutorial. Bu seçenekle, oyunun oynanışı hakkında öğrenilmesi gereken herşeyi öğrenebiliyorsunuz. Genelde, oyunların gizemini kaçırdığı için pek sevmediğim bir şeydir tutorial oynamak. Ama bu oyun için gerekli bir şey. Bu şekilde, oyunda, hiç bocalamadan ve takılmadan her şeyi yapabilir hale gelip, başarınızı oldukça arttırabiliyorsunuz. Kesinlikle tavsiye ederim. Gelgelelim oyunun asıl ve en güzel yerine; Single Player moduna. Burada isterseniz Campaign, isterseniz de Scenerio oynayabiliyorsunuz.
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive