Gönderen Konu: Need for Speed: Porsche Unleashed  (Okunma sayısı 551 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Need for Speed: Porsche Unleashed
« : 02 Ağustos 2007, 21:06:39 »
Her yıl, hem bilgisayar hem de diğer oyun konsolları (PSX, PS2, Dreamcast vs.) için bir sürü yarış oyunu piyasaya sürülür. Aralarından bazıları iyi, bazıları kötü çıkar. Bu iyiler kategorisine de Need for Speed serisinin bir oyunu her yıl eklenir. Merak ediyorum, EA Sports ve Electronic Arts bu serileri ne zaman kesecek? FIFA 2002 ve NFS Motor City geliyor bile. Aslında onlar da haklı. Altın yumurtlayan tavuğunuz olsa, siz keser miydiniz?

Altın yumurtlayan tavuk

Electronic Arts, serinin beşinci oyununun sadece Porsche modelleri üzerine kurulu olacağını duyurduğunda, birçok kafada soru işaretleri oluştu. Arabaların çeşitliliği ve detayları ile tanınan Need for Speed oyunları, niçin sadece Porsche üzerine kuruluyordu? Beşinci oyun diğer oyunlar kadar başarılı olabilecek miydi? Ancak oyun çıktığında bu soru işaretlerini tekme tokat dağıttı. Nasıl mı? Mesela arabanın neredeyse her parçasına modifikasyon seçeneği.

Bu genelde her oyunda vardır ancak “her parça” sadece iki çeşit motor, dört çeşit lastik falan oluyordu. Bu sefer gerçekten “her parça”ya modifikasyon yapabiliyorsunuz, yani şanzımandan motora, egzozdan lastiklere, toplam 700 parçaya modifikasyon yapabiliyorsunuz!!! Diğer soru işareti dağıtan özellikleri de yazının ilerleyen paragraflarında değineceğim.

Oyunun PC versiyonunda 80, PSX versiyonunda 50 tane Porsche var. Bu fıstıklar (araba manasında yani...) her ince ayrıntısına kadar modellenmiş. Oynayınca da göreceksiniz, adamlar (EA çalışanları) resmen gerçek Porsche yapmış. Gerek sesleri, gerek görünüşleri ile bunu oyun size fazlasıyla hissettiriyor. Showcase bölümünde de her ince ayrıntıyı bulabiliyorsunuz. Oyunda fizik kurallarına da sadık kalınmış. Mesela Porsche’nin efsanevi modeli Carrera RS’yi kullanırken, virajda frene basma gafletinde bulunursanız, öyle bir spin atarsınız ki el aleme rezil olursunuz. Gerçekte olsaydı tabi ki...

Hız Tutkusu

Hayatımda böyle güzel görünen arabalar görmedim bir oyunda. Her Porsche en ince ayrıntısına kadar modellenmiş. Garaj bölümünde arabanızın kaputunu, bagajını ve kapılarını açıp, arabanın içini inceleyebiliyorsunuz. Arabanın dış görünüşünü değiştiren bir upgrade yaptığınızda görünüşü değişiyor. 250 Km ile gittiğinizi GERÇEKTEN hissediyorsunuz. Mekanlara da söyleyecek söz bulamıyorum, ağaçları mı desem, karlı Alp Dağları’nı mı desem bilmiyorum ama oynamadan öğrenmeniz çok zor. Ayrıca Need for Speed 1’den sonra kaybolan “yayla gibi yollarda yarışma hissi” geri gelmiş. Genelde pistlerin birçok bölümünde yanyana 3 araba rahatlıkla ilerleyebiliyor.

Her Porsche’un sesleri gerçektekiyle hemen hemen aynı. Müzikler ise techno severleri yeterince tatmin ediyor. Ancak benim kulaklarımı tırmaladı...

Kendinizi resmen oyunun içinde hissediyorsunuz. Hele bir de müzikleri kapatıp oynarsanız, gerçek Porsche sürmüş kadar oluyorsunuz (dur herhalde...). Bir araba yarışında olabilecek en fazla atmosfere bu oyun sahip.

Oynanabilirliğe gelince; Hayatında ilk kez Need for Speed oynamış birisi bile 1-2 yarış sonra oyunun ustası olabiliyor. Menüler de hala çok kullanışlı. Adamlar o kadar fonksiyonu, özelliği ekliyorlar ve menüleri hala basit anlaşılabilir yapıyorlar. Bravo.

Need for Speed

Modlara gelince, Need for Speed 4’ten bildiğiniz (veya bilmediğiniz?) kariyer modu isim değiştirip evolution modu olarak karşımıza çıkıyor. Bu modda ilk baştaki paranız ancak ilk Porsche modeli 356’yı almaya yetiyor. Sonra arabanıza upgrade yapıyorsunuz, yarış kazandıkça para biriktirip yeni araçlar alıyorsunuz ve bu böyle sürüp gidiyor. Yeni eklenen mod da Factory Driver. Bu modda Porsche’leri sürme şekillerini öğreniyor ve size verilen görevleri yapmaya çalışıyorsunuz. Benim favorim bu. Çünkü göreceksiniz ki, bu modu bitirdikten sonra neredeyse her Porsche’u kolayca sürüyorsunuz. Porsche Chronicles bölümünde, ilk Porsche olan 1950 model 356’dan yepyeni 2000 model 911 Turbo’ya kadar tüm araçların resimlerini ve videolarını bulabilirsiniz. Eğer bütün bu detaylarla uğraşmak istemiyorsanız Single Player bölümünden Quick Race seçeneği tam sizin için.

Oyundaki bir başka önemli şey ise nereden geldiğiniz belli olmayan parkurlarda değil, gerçek zamanlı değişen ve yol ayrımları olan yollarda yarışmanız (yolun kendisi değişmiyor tabii ki!). Ayrıca artık bir dakikada parkurun hepsini dolaşıp başa geri dönmek yok. En kısa parkur bile bir buçuk dakikanızı alıyor en hızlı arabayla. En uzununu da varın siz düşünün.

Oyunun sitesinden (yazının başında bulabilirsiniz) dört yeni hız canavarını indirebilirsiniz: 928 GTS, 959, 911 GT2 ve 911 GT3 Cup. Ayrıca detaylı bilgi ve taktikler de bulunuyor. Eğer Internet’iniz varsa (ki muhtemelen var ki bu sitedesiniz, değil mi?!) bu arabaları mutlaka indirin ve single player modunda test edin. Mutlu olun)

Bir araba yarışı delisi için kısa gelecek olan oyun, normal bir oyuncuyu bayağı bir süre oyalayabilir. Ancak, bu sadece bir araba yarışı, yani bir Fallout Tactics, Diablo 2 veya Baldur’s Gate 2 kadar bağımlılık yapıcı ve sürükleyici değil, olamaz da. Bir süre sonra aynen benim gibi yolun kenarından 60 km. ile falan gitmeye başladığınızı göreceksiniz. Çünkü amacın bir noktadan bir noktaya gitmek olması bir süre sonra bayağı sıkıcı bir hal alıyor.

Gelelim son izlenimlerime. Bir oyunun bence toplam 90’ın üzerinde not alması için, daha demin saydığım oyunlar kadar sürükleyici ve bağımlılık yapıcı olması lazım. Yine yukarıda yazdığım gibi, bir noktadan diğerine en hızlı şekilde gitmek insanı bir süre sonra sıkıyor. Ama bu NFS: Porsche Unleashed’i kötü bir oyun mu yapıyor? Kesinlikle hayır! Ancak bir süre sonra sıkılacağınıza garanti verebilirim.

Bu oyunu herkese tavsiye ederek, ilk yazımı noktalıyorum. Başka yazılarda görüşmek üzere. Bye&Smile
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive