Gönderen Konu: Bad Day L.A. (PC)  (Okunma sayısı 590 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Bad Day L.A. (PC)
« : 01 Ağustos 2007, 00:25:45 »
 
 
Genel olarak en nefret ettiğim olay, beklediğim bir oyunun beni yıkmasıdır. Özellikle değişik bir fikir ve iyi bir yapımcının elinden çıkıp da, elde patlarsa o zaman çıldırırım. Beklenti boşa çıkar, hayaller suya düşer. Şu ana kadar bunu sadece birkaç oyun yaptı, liste aslında oldukça kısa. Ama son olarak karalanmışlar listeme giren ve beni cidden çıldırtan Bad Day L.A.’ya şükranlarımı sunuyorum.

Bu ne?

Bad Day L.A.’da Anthony Williams adında bir karakteri canlandırıyoruz. Williams öyle kendi çapında takılan sıradan bir insandır. Ancak bir gün aklının ucundan bile geçmeyecek olan, bir takım felaketler zinciri içinde kalır. Çünkü Los Angeles tarihinin en ama en kötü gününü yaşamaktadır. İnsanlar bir gaz yüzüne zombi olur, bunun üstüne deprem meydana gelir, Tsunami yaşanır, meteor yağmuru yağar, Meksika ordusu çıkarma yapar ve bunların arasında sade bir vatandaş Williams kalır. Yapmamız gereken Anthony Williams olarak bu cehennemden sağ çıkmak. Asıl soru şu oyunu oynarken biz sağ çıkabilir miyiz?

Konu olarak oldukça ilginç olan Bad Day L.A., aslında belirli bazı klişelerle dalga geçmeye ve bunu mizahi bir şekilde dile getirmeye çalışan bir yapım. Fakat bunu bir türlü başaramıyor. Karşımızda oldukça kötü bir oyun duruyor. Yapmamız gereken gidip on adet teröristi vurmak, yirmi adet zombiyi parçalamak, dört adet yangını söndürmek gibi abudik gubudik görevler. Bu görevler birkaç tane olsa affedilebilir, ancak oyun sonuna kadar sürekli böyle. Git bilmem kaç sayıda şunu yap, diğer göreve geç. Hal böyle olunca insan direk olarak sıkılıyor. Hani benim mizahi komik atmosferim? Daha görevlerde çuvallayan Bad Day L.A. bunlarla da sınırlı kalmıyor.

Ağlamak istiyorum

Sürekli olarak yapımda bir çizgisellik var. Yapmanız gerekenler, gitmeniz gereken yerler vs… bunlar hep monoton ve akışkan değil. Hep belli bir yolda yapmanız lazım. Açıkçası oyunun konusu ve kocaman bir Los Angeles şehri ele alındığında biraz özgürlük iyi olurdu. Bari alternatiflik sağlanır ve monoton sıradan hava dağılırdı. Ancak bu durumdan eser yok.

Grafikler çizgi film tadında olması için yapılmış. Ama onun dışında her işe yarıyor. Sadece ahenkle halay çeken renkler bütünü söz konusu. Bunun dışında yetersiz olan modellemeler ve kaplamalar içinizi burkabilir. Belki böyle komedi olmaya çalışmaya çalışan bir oyun için, grafikler süper olmayabilir. Ancak biraz daha keskinlik ve düzgün bir işte çıkartılabilirmiş. Kısaca üstünden geçelim gitsin mantığı ağır basıyor. Seslendirmeler de grafiklere uyuyor. Anthony Williams dahil oyun boyunca karşılaştığınız diğer ana karakterlerinde seslendirmeleri berbat. Çevrede karşılaştığınız düşmanlarınız sadece bir kelime konuşuyor. Bari asıl olan karakterlerin diyalogları farklı, eh bu durumu çeyreğinden kurtarabilir, ama o da belki. Ses efektleri oldukça kötü, kulaklıkla oynarsanız kulaklarınızı tırmalayabilir.

Yaktın beni

Oyun boyunca bir de başka karakterle karşılaşacaksınız. Ama yardımdan çok çevrenin fotoğrafını çeken yabancı turistler gibi dolanıyorlar. Kısaca bunlardan pek fazla bir şey ummayın. Geldik maçın sonuna, umut bağladığım Bad Day L.A. beni çok büyük bir hayal kırıklığına uğrattı. Ciddi anlamda bu oyundan güzel bir sonuç bekliyordum, demek ki koca bir balonmuş. Bu senenin en rüküş ve en kötü oyunu olarak seçiyorum.
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive