Gönderen Konu: ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER  (Okunma sayısı 6360 defa)

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« : 29 Eylül 2007, 13:27:52 »

Makbul Olan Oruç


    Oruç, belirli bir süre sadece yemeyi, içmeyi birakmak degil, ayni zamanda her türlü kötülükten de uzaklasmistir .

    Helal olan yiyecek ve içeceklerden uzak durdugumuz gibi;

    -Dilimiz, yalandan,

    -Ellerimiz, haram islerden,

    -Midemiz, haram lokmadan,

    -Gözlerirniz, harama bakmaktan,

    -Kulaklarimiz, yalan ve dedikodu dinlemekten,

    -Ayaklarimiz kötü isler pesinde kosmaktan uzaklasarak, oruçtan nasibini almali ve ömür boyu böyle devam etmelidir.

Oruçlu, çesitli yemeklerle donatilmis sofranin basinda iftar vaktine bir dakika kalsa bile, helai olan yiyecek ve içeceklere elini sürmez. Çok acikmis ve susamis olsa bile sabirla iftar vaktini bekler. Bu, zoraki bir bekleyis degil, içten gelen umut dolu huzurlu bir bekleyistir.

Mü'minin. Allah'in emri karsisinda gösterdigi bu teslimiyet nefis terbiyesi ve iradeye hakim olma egitiminin çok olumlu bir sonucudur.

Insani, nefsani arzularinin esiri olmaktan kurtarip adeta meleklestiren gerçek bir egitimdir bu. Böyle bir egitimden geçen mü'min;

    -Helal olan seylere bile elini sürmezken, nasil olur da harama el uzatabilir?

         -Vücuda faydali olan yiyecek ve içecekleri istedigi zaman birakabildigi halde. nasil olur da vücuduna zararli olan içkilerden ve kötü aliskanliklardan vazgeçmez?

         -Mesru olan cinsel arzularindan vazgeçen mü'min, nasil olurda haram yollara düsebilir? Zina ve fuhus gibi mesru olmayan iliskilerde bulunabilir?

Orucun olumlu etkileri hayatimiza yansidigi ölçüde oruç gayesine ulasmis ve oruçludan beklenen gerçeklesmis olacaktir .

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #1 : 29 Eylül 2007, 13:28:47 »
    Orucun Vakti

    Farz olan orucun vakti, Ramazan ayinin günleridir. Oruç ay takvimine göre tutulur.Bilindigi gibi kameri aylar günes takvimindeki aylara göre on gün önce gelir. Böylece Ramazan orucuna her yil on gün erken bas-landigindan Ramazan ayi yaklasik 33 yilda sira ile yilin bütün mevsimlerini dolasmis ve oruç tutacagimiz za-manlar da degismis olur .Bu durum. müslümanin deg;isik mevsimlerde oruç tutmasini ve dolayisiyla her mevsimin zorluklarina kendini alistirmasini ve yoksullarin çesitli mevsim sartlarinda çektikleri sikintilari anlamasini saglar.

Bilindigi gibi dünya üzerinde bölgeler arasinda önemli farklar vardir o Mesela; Kuzey yarim kürede kis iken güney yarim kürede yaz hüküm sürmektedir o Eger oruç. günes tak\7Imine göre belirli bir mevsimde liitulsaydi. bazi bölgelerdeki müslümanlar ömür boyu soguk mev-simde oruç tutarken bazilari daima sicak günlerde tu-tacak. ayni sekilde müslümanlarin bir kismi daima 1..iz1..in giinlerde oruç tutarken. bir kismi da kisa günlerde tut-m1..is olacaktio Böylece bazi müslümanlar orucu her zaman kolaylikla tuttug1..i halde bazilari da daima güçlük içinde liitmak zorunda kalacaktio

Orucun. yilin bütün mevsimlerini sira ile dolasan ka-meri bir ayda (Ramazanda) tutulmasi ile bu sakincalar ortadan kalkmistir

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #2 : 29 Eylül 2007, 13:30:22 »


    Orucu Kimler Tutar
   

Bir kimseye orucun farz olmasi için kendisinde su üç sartin bulunmasi gerekir:

    1. Müslüman olmak,

    2. Akilli olmak,

    3. Erginlik çagina gelmis bulunmak.

    Bu sartlari tasimayanlara oruç tutmak farz degildir.

Ancak erginlik çagina gelmeyen çocuklari. bünyelerine zarar vermeyecek sekilde oruç tutmaya alistirmak uygun olur.

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #3 : 29 Eylül 2007, 13:31:05 »


    Orucun Edasinin Sartlari

    Orucun farz olmasi için gerekli olan sartlardan baska oruç ibadetinin yerine getirilebilmesi için de bazi sartlarin  bulunmasi lazimdir. Bunlar:

    1 .Saglikli olmak.

    2. Mukim olmak (yani misafir olmamak).

    Oruç tutamayacak kadar hasta olanlarla, dini ölçülere göre yolcu olanlar oruçlarini erteleyebilirler. Hastalar iyilesince, yolcular da ikamet ettikleri yere dönünce tutamadiklari günler sayisinca oruçlarini tutarlar.

 

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #4 : 29 Eylül 2007, 13:31:44 »
Orucun Sihhatinin Sartlari

Oruç tutma sartlarini tasiyan bir kimsenin tutacagi orucun sahih, yani geçerli olabilmesinin sartlari da sunlardir:

    1. Oruç tutmaya niyet etmek,

    2. Imsaktan iftara kadar yeme. içme ve cinsel iliskiden uzak durmak,

    3. Kadinlarin ayhali ve lohusa halinde bulunmamasi,

 

Ayhali ve lohusa olan kadinlar, bu hallerinin devam ettigi günlerde oruç tutamaz, namaz kilamazlar. Bu haller sona erince tutamadiklari günlerin oruçlarini kaza ederler. Fakat kilamadiklari namazlari kaza etmezler .

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #5 : 29 Eylül 2007, 13:32:26 »

Oruç Çesitleri

Bes çesit oruç vardir:

1- Farz Olan Oruçlar: Ramazan ayinda oruç tutmak.

            Ramazanda tutulamiyan orucu baska günlerde kaza etmek ve keffaret oruçlari da farzdir .

2- Vacip Olan oruçlar: Adak oruçlari ile, bozulan nafile oruçlari kaza etmek vaciptir .

3- Sünnet Olan Oruçlar: Muharrem ayinin dokuzuncu gününü onuncu günü ile veya onuncu gününü onbirinci günü ile birlikte oruç tutmak sünnettir .

4- Müstehab Olan Oruçlar: Kameri aylarin onüç. ondört ve onbesinci günleri ile haftanin Pazartesi ve Persembe günleri ve Ramazandan sonra Sevval ayinda alti gün oruç tutmak müstehabdir .

5- Mekruh Olan Oruçlar:

Mekruh olan oruçlar iki kisimdir:

    a) Tenzihen Mekruh Olan Oruçlar: Muharrem ayinin sadece onuncu günü ile yalniz cuma ve yalniz cumartesi günlerinde oruç tutmak, aksamdan iftar etmiyerek bir günün orucunu ertesi güne birlestirmek mekruh oldugu gibi, kisiyi zayif düsürmesi ve orucu adet haline getirecegi için senenin tamamini oruç tutmak da mekruhtur.

Peygamberimiz, belirli zamanlarda tutulmasi emir ve tavsiye edilen oruçlar disinda sürekli olarak her gün oruç tutulmasini uygun görmemistir .

Ashab-i Kiram'dan Selman-i Farisi Ebu'd-Derda'yi ziyarete gitti ve bulamadi. Esini eski elbise içinde perisan bir durumda görünce:

    -Bu ne haldir? diye sordu. Kadin:

Kardesin Ebu'd-Derda'nin dünya ile isi yok ki, ''gündüz oruç tutar , gece namaz kilar'' diye yakindi. Bu sirada kocasi Ebu'd-Derda da geldi. Selman'i selamladi ve onun için yemek hazirlayip önüne getirdi. Selman ona:

    -Haydi sen de ye! dedi. Ebu'd-Derda: -Ben oruçluyum, deyince, Selman:

-Vallahi sen yemeyince ben de yemem dedi. Bunun üzerine o da, orucunu bozup misafiri ile yedi. (38) Gece

olunca Ebu'd-Derda gecenin ilk saatlerinde namaza kalkmak istedi. Selman:

    -Uyu; diye ona engel oldu. Ebu'd-Derda da uyudu.

    Sonra tekrar kalkmak isteyince yine Selman:

    -Uyu! diyerek, ona engel oldu. Gecenin geç vaktinde, Selman:

    -Simdi kalk! dedi ve ikisi de kalkip abdest aldilar ve namaz kildilar. Namazdan sonra Selman Ebu'd-Derda'ya:

-Kardesim! Süphesiz senin üzerinde Rabbinin hakki vardir .

-Kendinin de hakki vardir.

-Ailenin de hakki vardir.

Binaenaleyh. her hak sahibine hakkini vermelisin, dedi.

Sonra Ebu'd-Derda Peygamberimizin huzuruna gelip olanlari anlatinca. Peygamber Efendimiz: Selman dogru söylemistir .buyurdu. (39)

(38) Bu durum. nafile oruçlar için sözkonusudur. Yoksa. Ramazan oru-cunu tutana böyle bir teklif yapilmiyacagi gibi kisinin Ramazan orucunu bozmasi da sözkonusu olamaz.

(39) Buhari. Savm. 51

 

Görülüyor ki bir müslüman'in. yapmakla yükümlü bulundugundan fazla olarak kendisini tamamen ibadete vererek vücudunu zayif düsürmesi, dünya ile ilgisini kesmesi ve ailesini ihmal etmesi dogru degildir.

b) Tahrimen Mekruh Olan Oruçlar: Ramazan bayraminin birinci günü ile kurban bayraminin dört günü oruç tutmak tahrimen mekruhtur .

Bu günler, Allah 'in kullarina birer ziyafet günleridir. Oruç tutarak Allah'in ziyafetinden kaçmak dogru degildir .

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #6 : 29 Eylül 2007, 13:33:23 »
Oruca Ne Zaman ve Nasil Niyet Edilir?

Orucun önemli bir sarti da niyettir.Niyetsiz oruç sahih degildir .Bu sebeple; niyetin ne zaman ve nasil yapilacaginin bilinmesi gerekir .

Niyet zamani itibariyle oruçlar ikiye ayrilir:

1 -Geceden itibaren gündüz kusluk vaktine kadar niyet edilebilen oruçlar;

Bunlar, Ramazan ayinda tutulan, belirli günlerde tutulmasi adanan oruçlar ile nafile olarak tutulan oruçlardir.

Bu oruçlara geceleyin imsak vaktinden önce niyet edilebilecegi gibi gündüz kusluk vaktine kadar da niyet edilebilir, gece niyet etmek daha faziletlidir .

Gündüz oruca niyetin caiz olmasi, imsaktan sonra birsey yemeyip içmemeye ve orucu bozan bir is yapmamaya baglidir. Eger oruca aykiri bir sey yapilmis ise gündüz niyet caiz olmaz.

2- Imsak vaktinden önce geceleyin niyet edilmesi gereken oruçlar:

Bunlar da: Ramazanda tutulamayip baska zamanda kaza edilen Ramazan orucu ile her çesit keffaret oruçlari, baslanip ta bozulan nafile oruçlarin kazasi ve mutlak olarak adanan (zamani belirlenmeyen) oruçlardir.

Bu oruçlar için belirlenen bir vakit olmadigindan bunlar için imsaktan önce geceleyin niyet etmek lazimdir. Bu oruçlara tan yeri agardiktan yani imsak vakti geçtikten sonra niyet edilmez.

Ramazan orucuna aksamdan itibaren kusluk vaktine kadar niyet edilebilir. Söyle ki;

Normal olarak oruca sahur yemegini yedikten sonra niyet edilir. Ancak sahurda uyanamayip yeme içme zamaninin bittigi imsak vaktinden sonra kalkan bir kimse, günes dogmus olsa bile, kusluk vaktine kadar o günün orucuna niyet edebilir. Yeter ki, imsak vaktinden sonra orucu bozacak bir sey yapmasin.

Sahura kalkmak istemeyen bir kimse aksamdan sonra yarinin orucuna niyet edebilir, geceleyin kalkip tekrar niyet etmesi gerekmez.

Niyet esasen kalb ile olur. Yani geceleyin, yarin oruç tutacagini kalbinden geçiren kimse niyet etmis demektir. Oruç tutmak düsüncesi ile sahur yemegine kalkan kimsenin bu düsüncesi de niyettir .Oruca kalb ile niyet etmek yeterlidir. Ancak kalb ile yapilan bu niyeti dil ile söylemek daha iyidir. Bu sebeple, oruç tutacak olan kimse, hem içinden niyet etmeli, hem de dili ile:

 

''Niyet ettim Ramazan-i serifin yarmki orucuna'' diye söylemelidir. Her günün orucuna ayri niyet etmek lazimdir

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #7 : 29 Eylül 2007, 13:34:20 »
    Oruçluya Müstehap Olan Seyler:

    1. Sahura kalkip yemek.

    2. Sahur yemegini biraz geç yemek. Yemegi süpheli bir vakte kadar geciktirmek ise mekruhtur.

          3. Günes battigi iyice anlasildiktan sonra iftarda acele etmek. Iftari namazdan önce yapmak da müstehaptir. Iftarda su duayi okumak sünnettir:

''Allahümme leke sumtu ve bike amentü ve a1eyke tevekkeltü ve ala rizkike eftartü ve savme'I-Gadi min sehri Ramazane neveytü, fegfirli ma kaddemtü ve ma ahhartü.''

Anlami: ''Allah'im! Senin rizan için oruç tuttum, sana inandim ve sana güvendini. Senin rizkinla orucumu açtim ve Ramazan ayinin yarinki orucuna da niyet ettim. Benim geçmis ve gelecek günahlarimi bagisla!''

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #8 : 29 Eylül 2007, 13:35:21 »


      Sahur ve Iftarin Fazileti

    Sahurda kalkip yemek müstehabdir. Peygamberimiz:

''Sahurda yemek yeyiniz, çünkü sahur da bereket vardir'' (40) buyurmustur .Sahur yemegi, oruca dayanma gücü verir. Dualarin kabul edildigi vakitlerden biri de sahur zamanidir. Oruçlu sahura kalktigi zaman, dilekleri için dua etmeli ve Allah 'tan günahlarinin bagislanmasini istemelidir.

(40) Buhari. Savm. 20; Müslim. Siyam. 9

 

Oruçlulara iftar yemegi vermek hayirli bir davranis oldugu gibi bu sofralarda misafir agirlamak unutulmamasi gereken geleneklerimizdendir de.

    Peygamberimiz buyuruyor ki:

    ''Bir oruçluya .iftar veren kimseye, o oruçlunun sevabi kadar sevap verilir. Ancak o oruçlunun sevabindan da bir sey eksilmez.'' (41)

Oruç ibadetini tamamlayip iftar vaktine yetisen kimse, bundan büyük bir mutluluk ve sevinç duyar. O, tuttugu orucun mükafatini almak üzere, kiyamet gününde Allah'in huzuruna vardigi zaman en büyük sevinci tadacaktir.

Peygamberimiz söyle buyuruyor: ''Oruçlunun iki sevinci vardir: Biri, iftar ettigi vakit, digeri de Allah 'a kavustugu zamandir.'' (42)

Iftar vakti yapilan dualar kabul edilir .PeygamberimIZ (s.a.s.) bu konuda söyle buyurmustur: ''Üç kimsenin duasi geri çevrilmez, kabul edilir:

    1- Oruçlunun .iftar vaktindeki duasi,

    2- Adaletli hükümdarin duasi,

         3- Mazlumun duasi.

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #9 : 29 Eylül 2007, 13:36:14 »
Orucu, Ramazandan Sonraya Ertelemeyi Mübah Kilan Özürler

Özürsüz olarak Ramazan ayinda oruç tutmamak günahtir. Ancak bir kimse asagidaki durumlarda Ramazan orucunu sonradan kaza etmek sartiyle tutmayabilir veya baslamis oldugu orucu bozabilir. Ancak sonradan ilk firsatta tutamadigi günler sayisinca oruçlari kaza etmesi gerekir.

Bir kimsenin Ramazan orucunu sonraya birakabilmesi için geçerli sayilan özürler sunlardir:

1) Hastalik: Bir hasta oruç tuttugu takdirde hastaliginin artmasindan veya uzamasindan korkarsa oruç tutmayabilir. Hastaligi iyilesince tutamadigi oruçlari kaza eder. Hastaya bakan kimse de böyledir.Ramazan ayinda düsmanla savasan asker, oruç tuttugu takdirde zayif düseceginden endise ederse misafir durumunda olmasa bile oruç tutmayabilir.Savasa katilacagi kesinlikle veya kuvvetli bir ihtimalle biliniyorsa henüz savasa girmeden önce de zayif diisme endisesiyle yine oruç tutmayabilir. Tutamadigi oruçlari daha sonra kaza eder.

2) Yolculuk: Ramazan ayinda en az 90 km. mesafeye yolculuga çikan kimse oruç tutmayabilir. (Hamza el-Eslemi adindaki sahabi peygamberimize yolculukta oruç tutup tutmayacagini sorunca peygamberimiz ona:

-''Ister tut, ister tutma'' diye cevap vermisti.(44) Bu hüküm. dinen yolcu (misafir) sayilan kimseler içindir. Ikamet ettigi yerden en az 90 km. veya daha fazla mesafeye yolculuk yapan ve gittigi yerde 15 günden az bir süre kalmaya niyet eden kimse dinen misafirdir. Eger gittigi yerde 15 günden fazla kalmaya karar vermisse, o yere vardigi andan itibaren misafir olmaktan çikar. Buna göre, Ramazan ayinda bulundugu yerden en az 90 km. uzaklikta bir yere yolculuk yapan kimse yolculuk süresince oruç tutmayabilir. Gittigi yerde 15 günden az kalacaksa hüküm yine aynidir. Eger gittigi yerde 15 gün kalacaksa yolculugu bitince vardigi yerde orucunu tutmasi gerekir. Yolculuk hali bitince tutmadigi günleri kaza eder. Oruç

tutmasinda bir güçlük yoksa yolcunun oruç tutmasi daha hayirlidir .

(44) Ibn-i Mace. Siyam. 7

3) Zor Görmek: Orucu bozmak için ölümle veya vücuduna bir zarar verilmekle tehdit edilen kimse orucunu bozabilir. Bozdugu orucu sonra tutar.

4) Gebe ve Emzikli Olmak: Gebe veya emzikli olan bir kadin, oruç tuttugu takdirde kendisine veya çocuguna bir zarar geleceginden korkarsa oruç tutmayabilir. Gebelik ve emziklilik hali sona erince tutamadigi günleri kaza eder.

5) Siddetli Açlik ve Susuzluk: Oruçlu bir kimse açlik veya susuzluk sebebiyle aklinin bozulmasindan veya vücuduna ciddi bir zarar geleceginden korkarsa, orucunu bozabilir. Sonra uygun bir zamanda tutamadigi oruçlari kaza eder.

6) Yaslilik ve Düskünlük: Vücudu günden güne düsen ve oruca dayanamayan iyice ihtiyarlamis olan kimseler oruç tutmayabilir. Bunlar sonradan da orucu kaza edemiyecekleri için tutamadiklari her günün orucunun yerine fidye verirler. Iyilesme ümidi olmayan hastalar da böyledir.

Bu özür sahiplerinden herhangi biri, özrü devam ederken ölürse tutamadiklari oruçlar için fidye verilmesini vasiyet etmesi gerekmez. Özrü ortadan kalkip tutamadigi oruçlarini kaza edecek kadar bir zamana yetisir de oruçlari daha kaza etmeden ölürse bu oruçlar için malinin üçte birinden fidye verilmesini vasiyet etmesi lazimdir. (Ölenin varisi yoksa malinin tamamindan vasiyet eder.)

Eger vasiyet etmezse, varislerinin teberru olarak ölenin fidyesini vermesi caizdir .

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #10 : 29 Eylül 2007, 13:36:56 »
Fidye

Oruç tutmaya gücü yetmeyen düskün ve yasli kimseler ile iyilesme ümidi olmayan hastalar, Ramazan ayinin her günü için birer fidye verirler .Fidyenin tutari aynen fitre kadardir. Bu fidyeler Ramazanin baslangicinda verilebilecegi gibi, Ramazanin içinde veya sonunda da verilebilir .

Isterlerse fidyenin hepsini bir fakire topluca verir, ayri ayri fakirlere de verebilir. Bu durumda olan kimseler, fidye vermeye gücü yetmiyorsa Allah'tan bagislanmalarini isterler. Oruç tutmaya gücü yetmeyen yaslilar ile iyilesme ümidi olmayan hastalar eger ileride tutabilecek duruma gelirlerse tutamadiklari oruçlari kaza etmeleri gerekir. Önceden verdikleri fidyelerin hükmü kalmaz. bunlar nafile bagis sayilir.

Çevrimiçi Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.413
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
ORUÇ HAKKINDA BİLGİLER
« Yanıtla #11 : 29 Eylül 2007, 13:37:59 »
    Kaza ve Keffaret




Kaza: Bozulan orucun yerine gününe gün oruç tutmaktir.

 
Keffaret: Bozulan bir gün orucun yerine iki kameri ay veya altmis gün pespese oruç tutmak demektir. Ayrica bozulan orucun da kaza edilmesi gerekir. Keffaret, sadece Ramazan ayinda tutulan orucun bile bile bozulmasinin cezasidir. Diger oruçlarin bozulmasi halinde yalniz kaza, yani gününe gün oruç tutmak yeterli olur.

Ramazan orucu öbür aylarda kaza edilirken bilerek bozulsa yine kaza lazim gelir, keffaret icabetmez. Keffaret orucu, ara verilmeden pespese tutulacagi için Ramazan ayina ve oruç tutulmasi haram olan günlere rastlamamasi lazimdir.

Keffaret orucuna kameri aylardan birinin ilk gününde baslanirsa iki ay ara vermeden oruç tutulur. Bu aylardan ikisi de yirmidokuz gün çiksa bile iki tam ay oruç tutuldugu için keffaret tamamlanmis olur. Ayin ilk günü degil de diger günlerde baslanirsa hiç ara vermeden 60 gün oruç tutularak keffaret tamamlanir.

Herhangi bir sebeple keffaret oruclarina ara verilir veya eksik tutulursa yeniden baslayip altmis günü kesintisiz tamamlamak lazimdir. Kadinlar keffaret orucu tutarken araya giren ayhali günlerini tutmazlar , ayhali yani adet halleri bitince ara vermeden temiz günlerinde oruca devam ederek 60 günü tamamlarlar .Kadin, adet hali bittigi halde temiz olan günlerinde, oruç tuitmayarak keffaret orucuna ara verirse, keffarete yeniden baslamasi gerekir.

Birkaç defa keffareti gerektirecek sekilde orucunu bozan kimseye bunlarin hepsi için bir keffaret orucu yeterli olur. Ancak keffareti yerine getirdikten sonra yine kasten orucunu bozarsa bundan dolayi da ayrica keffaret icabeder.

Yasli veya hasta olup keffaret orucu tutmaya gücü yetmeyen kimse keffaret olarak altmis fakiri sabah ve aksam yedirip doyurur .Veya yemek parasini fakirin eline verir. Her günlük yiyecek bir fitre miktaridir. Fitre miktari bu parayi ayri ayri altmis fakire verebilecegi gibi, hergün bir fitre miktari olmak üzere altmis günde bir fakire de verebilir.

Altmis günlük yiyecegi veya fitre miktari olan degerini bir günde bir fakire verirse sadece bir günlük yerine geçer.